Tam adı Alphonse Marie Louise Prat de Lamartine’dir. 21 Ekim 1790 tarihinde, Paris’in güneydoğusunda bir yer olan Macon’da doğmuştur. Krala çok sadık, Katolik bir aristokrat ailenin çocuğu idi. Balley’de Cizvit kolejinde okudu.
1814’te Napolyon Elbe Adası’na sürgüne gidip Bourbon Hanedanı Fransa tahta oturunca Kral XIII. Louis’nin muhafız alayında bir yıl görev yaptı.
İhtilalden sonra ülke yönetiminde önemli görev almış; Dışişleri Bakanlığı’nı üstlenmiş bir siyasetçidir. Hıristiyanlık dininde karşılaştığı tezatlıklar dininden soğumasına ve uzaklaşmasına sebep oldu; kalp temizliğini esas alan transandantalizm felsefesine bağlandı.
1820 yılında Napoli’de Fransız elçiliğine elçilik katibi olarak atandı. Lamartine, on yıl boyunca Napoli ve Floransa’da görev yaptı ve şiir yayımlamaya devam etti. Burada bulunduğu sırada, “Şairce Düşünceler” adlı eserini yayınladı. Bu eser aynı zamanda onun ilk büyük eseridir. Daha sonra “Sokrat’ın Ölümü” ve “Şairce Dini Ahenkler” isimli eserleri başta olmak üzere başka eserler de yayımladı.
1829’da Paris’teki Fransız Akademisi’ne üye seçildi. 1830’da Fransa tahtına Louis-Philippe’in geçmesinden sonra polititik görevlerinden istifa eden şair, seçimleri kaybedince karısı ve kızını yanına alarak özel bir gemi ile doğu seyahatine çıktı.
Sırasıyla Marsilya üzerinden Malta, Yunanistan’ın başkenti Atina’ya uğradıktan sonra Osmanlı Devleti sınırları içinde bulunan Lübnan, Filistin, Suriye ve İstanbul’u kapsayan bu seyehatte hasta olan kızı Beyrut’ta ölünce orada toprağa verdiler. Uzun süre şehirden ayrılamadı.
1833’te milletvekili seçildiği haberinin gelmesi üzerine seyahatini sonlandırarak Anadolu ve Almanya üzerinden dönüş yoluna girdi. 20 Mayıs 1833 tarihinde İstanbul’u ziyareti sırasında padişah Abdülmecit tarafından iyi karşılandı, kendisine refakat etmek üzere Namık Paşa ve Halil Rıfat Paşa görevlendirildi. Lamartine, İstanbul’un bir çok yerini gezdi. Beyoğlu’nda kaldığı süre zarfında sık sık binaların çatısına çıkarak İstanbul’u seyretti. Padişah sarayını gezme ve görme imkanını da buldu. Bir süre Fransız elçiliğinin Tarabya’daki yazlığında kaldı. 23 Temmuz 1833 tarihinde karayoluyla İstanbul’dan ayrıldı. Seyahat hatıralarını 1835 yılında dört cilt halinde bastırdı.
Bir “Türk dostu” olan yazar Lamartine, Türk tarihi ve Türkiye izlenimlerini Doğuya Seyahat, Doğuya Yeni Seyahat ve Osmanlı Tarihi adlı eserlerinde aktarmıştır.
Devrim sonrası oluşturulan geçici hükümette Dışişleri Bakanlığı’na getirildi. 24 Şubat 1848’te başladığı bakanlık görevi, 11 Mayıs 1848’te son buldu. İçinde yar aldığı geçici hükümet soyluluk ünvanlarını, politik suçlardan idam cezasını ayrıca Fransa kolonilerinde köleliği kaldırdı.
III. Napolyon bir darbeyle imparatorluğunu ilan etmesi üzerine siyasetten tamamen ayrıldı. 1 Temmuz 1850’de ikinci kez İstanbul’a gitti, Sultan Abdülmecit ile görüştü. Lamartine’in, bu ikinci gelişindeki maksatlarından bir tanesi İzmir’de bir çiftlik işletmekti. Yaklaşık on beş gün İstanbul’da kaldıktan sonra İzmir’e gitti.
Lamartine, siyasi kariyeri sırasında birikimlerini kaybetmiş ve büyük maddi sıkıntı içine girmiş olduğundan ülkesinden ayrılıp Türkiye’ye yerleşmek istedi. Sultan Abdülmecit’e bir mektup yazarak çiftlik kurmak üzere İzmir veya Marmara yakınlarında kendisine bir arazi verilmesini talep etti. Hükümet, Burgaz Ovası olarak anılan bölgede 38 bin dönümlük toprağın, mülkiyeti sadrazam Mustafa Reşid Paşa üzerine geçirilmek şartıyla Lamartine’e kiralanması ve kira bedelinin hazinece ödenmesine karar verdi. Lamartine, Osmanlı yönetimi ile 25 yıllık kira sözleşmesi imzaladı ama çiftliğin işletilmesi için gerekli sermayeyi karşılayamadı ve projeden vazgeçmek zorunda kaldı.
Lamartine, Osmanlı yönetimine minnetinin bir ifadesi olarak sekiz ciltlik Histoire de la Turquie (Osmanlı Tarihi) adlı eserini yazdı. Eser, 1859’da Paris’te yayımlandı.
Lamartine 1820 yılında Maria-Ann Birch adlı bir İngiliz hanımla evlenmişti. Bu evlilikten 1822’de kızları Julia dünyaya geldi. 1863’te eşini uzun ve acı veren bir hastalıktan sonra kaybetti.
1851’den sonra hayatını yoksulluk içinde geçiren Lamartine, 1867’de geçirdiği bir krizden sonra kısmen bilincini kaybetti; 28 Şubat 1869 tarihinde Paris’te yaşamını yitirdi.
Hazırlayan: Ömer YÜCEDAL