DİLARA KIRMIT İLE 10 SORU 10 CEVAP – Karaköy Mono

“BU DÜNYADAN GÖÇÜP GİDECEKSEM ‘FRİDA KAHLO’ GİBİ GÖÇÜP GİTMEK İSTERİM…”

Evet, Dilara cesur bir şekilde bunu söyleyebiliyor. Çünkü o inandığı yoldan geri adım atmadan, çok çalışarak bu hayata bir iz bırakmak ve hem mutlu hem de faydalı bir insan olarak hatırlanmak istiyor. Moda yazarı, model, aynı zamanda blogger olan Dilara Kırmıt ile çok samimi ve onun gizli yönlerini de biraz keşfe çıktığımız, kısa ama etkili bir röportaj gerçekleştirdik. Keyifli okumalar…



1. Sizi hep moda yazarı ve model kimliğiyle biliyorlar, peki aslında gerçek Dilara Kırmıt kimdir?

– Ben moda ve modellik sektörüne moda yazarı olarak girdim. Mesleğimin sekizinci yılını dolduruyorum. Ama moda yazarlığından önce hep yazılar yazan biriydim. Bu kimliği özellikle oluşturdum, benim en büyük gardım “yazar” kimliğimdir. Aslında insanlar beni sosyal medyadan gördüğü kadar tanıyor. Fakat ben sadece  gördüklerinden ibaret değilim, daha fazlası ya da daha iyisi olmaya çalışıyorum. Kendini beğenmiş diyebilirler ama gerçekten öyle biri değilim ve bir şeyi yapmak için asla yapmam. Evet içimdeki kadının bir parçası moda yazarlığı ama ben özünde edebiyat, felsefe ve psikoloji kadınıyım. Hayat bana çok şey öğretti, onlardan biri de başarıya giderken acı çekmeyi de göze alacaksın.

2. Sizi tanımlayan bir kadın söyler misiniz? Sizce ruh ikiziniz kim bu dünyada?

– Frida Kahlo! Bu dünyadan göçüp gideceksem Frida Kahlo gibi göçüp gitmek isterim, derin izler bırakarak, çok savaşarak, çok başararak. Çok âşık, ünlü bir yazar olarak ölmeyi yeğlerim. Arkamda sadece hafızalarda satırlarım kalsın isterim.

3. Aşk kadını mısınız? Sizin için aşk nedir?

– Bir zamanlar için gerçekten aşk kadınıydım diyebilirim, ama şimdi kendimi aşka âşık bir kadın gibi hissediyorum. Hem işine hem resimlere hem yazılarına hem hayvanlara âşık, sonsuz sevgiyle dolu biri. Düşmanımı bile sevebilirim, merhametli olsun yeter. Benim için aşk koşulsuz, zamansız, sınırsız bir şey…

4. Ünlü olmak ne ifade ediyor sizin için? Böyle bir amacınız var mı ?

– Amacım sadece ünlü olmak, çok tanınmak değil. Ama seçimlerimin doğru olduğunu görüyor onların meyvelerini topluyorum. Ünlü olmaktan korkmuyorum bu arada. Sadece güzel, başarılı, mutlu bilinmek istiyorum. Hayata küçük de olsa bir imza bırakmak istiyorum. Başarılı olmak için özellikle içimden ne geliyorsa yapmak istedim ve yaptım. Önce içime sinmesi gerek bir işin. Hislerime hep güvendim, kendime inancım sonsuz.

5. Bir kitap yazdığınızı hatta bitirdiğinizi duyduk. Okurla ne zaman buluşuyor kitap. Ayrıca sizi takip edenlerle aranızda ara ara oluşan melankolik ruh hali sizi yormadı mı yazarken?

– Yoruyor tabii ki. Ama ben mutluluktan beslendiğim kadar acıdan da beslenen bir insanım, çünkü ikisi de bana çok şey öğretiyor. Fazla mutlu olmak beni yorar zaten. Sonsuz mutluluk istemedim, istemiyorum hayatımda. Büyümem için acı çekmem de gerek ağlamam da…

Kitabım evet melankolik biraz. Hissetmediğim bir şeyi asla yazmam, hissettiklerimi hissedenler ile buluşmam için kurgu değil gerçek olsun isterim. Kitabım umarım yaşadığımız bu zorlu koronavirüs süreci bittikten sonra okurlarım ile buluşacak. Bunun için ayrıca heyecanlıyım.

6. Başkent Üniversitesinden Yaşam Koçluğu eğitimi alıyorsunuz sanırım. Bunu daha kimse bilmiyor yoksa yeni bir meslek kariyeri başlangıcı mı var ? 

– Evet, şu an online eğitim alarak buna devam ediyorum. Hayatım boyunca psikolog olmak istemiştim ama seçimlerim ve hayatın sunduğu yollar doğrultusunda gerçekleşmedi. Kişisel gelişim benim çok büyük bir parçam, hem kendimi geliştirmek hem insanlar ile ilişkimi güçlendirmek adına bu eğitimi alıyorum. Neden olmasın, belki yaşam koçu olurum. 

7. Portakallı kek desek? Hatta bir twitiniz var “Bir seni özlüyorum bir de annemin portakallı kekini,”diye.  Size neler çağrıştırıyor?

– Sanırım bu da benim etiketim oldu (gülüyor). Evet, portakallı kekin yeri bende çok ayrıdır. Bana hep aile sıcaklığını hissettirir portakallı kek kokusu. Kendimi çok büyük bir boşlukta hissettiğim bir dönem atmıştım o twiti, ama hâlâ portakallı keki özlüyorum. Bu arada belirtmem gerekiyor “annemi” çok seviyorum…

8. Şiirler karaladığınızı biliyoruz, onlardan birini ya da en son yazdığınızı bizimle  paylaşabilir misiniz?

– Tabii ki,

Gönlüme sözüm geçmiyor kırılıyor artık 

Sana darılmam

Sen bilirsin demek artık ağırıma gitmiyor

İçimi ürkütmüyor korkmuyorum bilmemekten 

Susarken konuşmanın cümle yetersizliğini yaşamak en acısı

Yokluğun ile baş başa kalmam yetiyor kağıtlara dökülmen için

Sen de ağlıyorsun mürekkepten

9. Hayatta artık vazgeçtim dediğiniz bir şey var mı?

– Aslında eskisi kadar önemsemiyorum birçok şeyi. Çok anlam yüklemiyorum yani olaylara. Bir anlamı varsa da anlamaya çalışıyorum sadece.

10. Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

-Yine hatırı kalır bir röportaj oldu benim için. Cevaplarken iç dünyama yolculuk ettiren sorulara bayılıyorum gerçekten. Çok keyifliydi, güzel sorularınız için teşekkür ederim.

 

Biz teşekkür ederiz.

Başarılarınızın devamını dileriz.