“Geometri bilmeyen buradan içeri giremez!”
-Akademi’nin kapısına Platon tarafından yazılmıştır.
- Kendimi yeterince güçlü buluyorum, çünkü hayatımı aklım düzenliyor.
- Doğal olarak bilgelik ve iktidar her zaman birleşir. Her zaman birbirlerinin peşinden giderler, birbirlerini ararlar, bir araya gelirler.
- Geleceği düşünmek önemli bir ödevdir. Sıradan insanların bazıları doğla kanunlar nedeniyle buna katlanamıyorlar. Diğer yandan en iyiler, gelecekteki insanlar tarafından güzel bir şekilde anılmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
- Her şey yönetenin çevresinde olup biter. Her şeyin başı ve sonu O’dur. İkinci olanın çevresinde ikinci şeyler, üçüncü şeylerin çevresinde üçüncü şeyler bulunmaktadır. İnsan ruhu kendisine yakın olan şeylerin özünü bilmek ister, ama hiçbir bilgi onu tatmin etmez.
- Gerek neşe gerekse de acı insan ruhunda tembellik, unutkanlık, taşkınlık ve şiddet uyandırır.
- Yaşan her canlı gibi her devletin de kendisine özgü bir dili vardır. Demokrasi, oligarşi ya da monarşi ayrı dillerle konuşur. Çok sayıda insan bu dilleri bildiğini iddia eder ama birkaç kişli dışında aslında kimse bu dillerden anlamaz. Tanrılarla ve insanlarla olan ilişkilerinde kendi dilini kullanan ve hareketlerini buna göre yapan devletler varlıklarını sürdürürler, diğerleri ise yok olurlar.
- İnsana ait olan hiçbir şey devamlı değildir.
- Karmaşık bir ortamda insanların isyan etmeleri kaçınılmazdır.
- Kişilerin ya da devletlerin felsefenin yardımıyla daha iyi bir hal alabileceklerini söylemiştim. İnsanların başına gelen kötülüklerden sakınmanın da ancak gerçek filozofların iktidarı ele almaları ve tanrının da yardımcı olması sayesinde olabileceğini belirtmiştim.
- Gençlik çağlarında insanların düşünceleri kolayca değişebilir. Birbirlerinin aksi görüşleri benimseyebilirler.
- Kanunlar yapıldıktan sonra, yenilenlerden çok yenenler kanunlara saygı gösterirlerse, hiçbir sorun kalmaz.
- Kafaları çok da iyi anlamadıkları felsefi cümlelerle dolu bir sürü insan var.
- Bir insan nesneye yakınlık duymuyorsa, ne öğrenme ne de kavrama kolaylığına sahip olur. Çünkü görebilmek için nesneyle yakın olmak gerekir. Bu nedenden dolayı herhangi bir şeyi kolaylıkla gören ya da kavrayan insanlar, doğru ve güzel olana doğal bir yakınlık duymuyorlarsa ya da doğal bir yakınlıkları olsa bile kolaylıkla göremiyorlarsa, öğrenilmesi gereken şeyleri öğrenemezler. Özün doğru ve yanlış olan tüm noktalarını öğrenmek gereklidir. Bu da dikkatli ve özenli bir çalışma gerektirmektedir. Ancak isimleri, tanımlamaları, duyumları, algıları birbirleriyle karşılaştırdıktan sonra ve sorularla cevaplarda hırçınlığın etkisinin görülmediği durumlarda, anlayış ve aklın parlaklığı insan gücünün algılayabileceği bir düzeye erişir.
- Tanrıya boyun eğmek ölçülü, insana boyun eğmek ölçüsüz bir davranıştır. Akıllı insanların kanunu tanrı, akılsızların kanunu ise zevk ve eğlencedir.
- Zengin insanlara şanslı demek yanlış bir tanımlamadır. Bunu yalnızca kadınlar ve çocuklar söyler. Kendilerine inananları da akılsız yaparlar.
- Bizler sadece kendimiz için doğmadık aynı zamanda varlığımızın bir parçası olan ülkemize, bir parçası ailemize, bir parçası da dostlarımıza aittir. Ancak en büyük parça yaşamın karşımıza çıkardığı durumlar için harcanmalıdır.
- Metanet, sadıklık ve açık yüreklilik. Bence gerçek felsefe budur. Başka amaçları olan diğer bilimleri ise sadece eğlence olarak adlandırıyorum.