EZGİ PEKEL: DOĞDUĞUMDAN BERİ HEP HAYATIMDAYDI MÜZİK – Karaköy Mono

Öncelikle röportaj talebimizi kabul ettiğiniz için çok teşekkürler. Sizi tanımak, sesinizin büyüsünü daha fazla insana ulaştırmak bizim açımızdan güzel bir duygu. Kendi besteleriniz, aralarında oldukça etkili olanlar, ülkemizde müziğe / söze kafa yoran insanların olduğunu gösteriyor; ne mutlu bize! Havalar da ısındığına göre sizi  sahnelerde daha çok görmek umarım çoğu insanı da heyecanlandıracaktır. O yüzden bu kısa ama keyifli, güzel sohbeti herkesin okumasını dileriz…



1. Müzik hayatınız nasıl başladı? Kısaca bahsedebilir misiniz?

Müzisyen bir aileden geldiğim için aslında doğduğumdan beri hep hayatımdaydı müzik. Sonra ilkokul yıllarında gitar çalmaya başladım. Lisede ise okul grubunda hem gitar çalıp hem vokal yaptım. Üniversiteden sonra barlarda, kafelerde amatör olarak sahne aldım. 2018’den itibaren de bestelerimle profesyonel olarak müzik dünyasına adım attım.

2. Şarkıların sözleri size ait. Bu özelliğinizi ne zaman keşfettiniz? Söz yazarken kendinizi bir şair gibi hissettiğiniz oluyor mu?

Duygularımı yazarak daha iyi ifade ettiğimi düşünüyorum. Sanırım bu yüzden de okuma yazmayı öğrendiğimden beri tam olarak günlük sayılmasa da düzenli olarak ufak tefek notlarla defter tutmuşum. Şair çok aşırı bir tanım olabilir ben kendimi daha çok kısa öykü – hikaye yazarı gibi hissediyorum. 

3. Gitar ve vokalde kendinizi geliştirdiniz. Başka çok sevdiğiniz, çalmak istediğiniz enstrüman var mıydı? 

Yaylı çalgılara karşı büyük bir hayranlığım var. Ailem de hep keman çalmamı istemişti ama nedense o zamanlar hiç ilgimi çekmemiş. Şu an keşke başlasaymışım diyorum içten içe.

4. Tuzak şarkınız çok güzeldi açıkçası. Sesinize ve size çok yakışmış. Nasıl duygularla yazmıştınız, hatırlıyor musunuz?

Çok teşekkürler. Tuzak yazmaya başlayıp yarım bıraktığım bir şarkıydı. Sonra bir gün oturup tamamlamak istedim. Pandemi döneminin buhranı, kış aylarının melankolikliği ve birikmiş duygular derken ortaya böyle biraz romantik biraz hüzünlü bir şarkı çıktı.  

5. Şu an müzik sektörü ne durumda tam olarak, bahsedebilir misiniz? 

Bence biraz kötü bir durumda. Dijital platformlar ne kadar bu işi basitleştirmiş gibi gösterse de aslında daha da zorlaştırdı. Algoritmalara takılmak, listelere girmek adına duygusuz, özensiz, çabucak yapılmış yüzlerce şarkı giriyor her hafta platformlara. Bunların arasından hangi biri dinleyiciye sağlıklı olarak ulaşabilir ki? Ve bu kadar şarkının içinde iyisi – kötüsü nasıl bilinebilir ki? Bütün bu şarkıları dinleyip değerlendirecek sayıda ve yetkinlikte tarafsız editör mevcut mu? Bu gibi soruları müzisyen kendine sorarsa ancak piyasa olması gereken hale dönüşebilir.  

6. Çok kitap okur musunuz? Sevdiğiniz yazar ya da şairlerden örnek verebilir misiniz?

Çok olarak tanımlanabilir mi bilemiyorum ama ayda en az bir kitap okumaya özen gösteririm. Yeni kelimeler öğrenmek, şarkı sözü yazarı olarak kendini geliştirmek için gerekli diye düşünüyorum. Tabii ki sırf bunun için okumuyorum. Kitap okurken dış dünyadan soyutlanmak ve yazarın yarattığı dünyanın içinde kendi hayal gücünle var olmak çok güzel bir duygu. Ursula K. Le Guin, Kazuo Ishiguro, George Orwell, Tezer Özlü, Turgut Uyar, Atilla İlhan evimde en çok kitapları olan yazar ve şairlerdir. 

7. Yakınlarda sizi konserlerde görebilecek miyiz acaba?

Şu an için önümüzde bir İstanbul konseri ve bir festival sahnesi var. Havalar ısınmaya başladıkça bahar ve yaz aylarında daha çok konser haberi vereceğim.

8. Hangi ünlü sanatçıyla sahnede birlikte şarkı söylemek ve insanları coşturmak isterdiniz? 

Büyük bir Sting hayranıyım. Böyle bir şansım olsa hakkımı ondan yana kullanırdım tabii ki. O sahnede heyecandan şarkı söyleyebilir miydim orasını pek bilemiyorum… 

9. Son olarak söylemek istediğiniz bir şeyler var mı? Hatta yakında yeni bir parça ya da bir albüm çalışmanız olacak mı?

Kayıtlarına devam ettiğimiz bir şarkımız var şu an. Nisan ayı sonuna doğru yayınlamayı planlıyoruz, her şey düşündüğümüz gibi giderse. Sonraki şarkı içinse sürpriz bir isimle düetimiz olacak ve bu konuda çok heyecanlıyım… 

Teşekkür ederiz.