İşte öyleyse. Çıplak adam kumun üstünde ahtapotlarla eğleniyordu.
Akşam vakti bir ağacın kırmızı meyvesi gibi sislerin içine iniyordu güneş, denizin içine dü...
İşte böyle oldu. Mutfaktaydı; ağır, siyah kiraz oyma masanın önünde. Oradaydı, her zamanki gibi rosto kesmeye hazırlanıyordu. Her iki elinde kasap bıçağı kadar ...
“Şu yukarıda mı yaşıyorsunuz?” dedi. Kavak ağacının altında oturuyordu. Bir eliyle ağaca dayanmış, bir köpeği okşar gibi avucuyla ve açık parmaklarıyla ağacın t...