Üzülme bi daha olmaz – Karaköy Mono

Alternatif müziğin taze isimlerinden Serin yeni single’ı ‘Son Bi’yle yeniden dinleyici karşısına çıktı. 

Serin Türkiye’nin alternatif kulvarında yer alan en üretken gruplarından biri. Henüz çiçeği burnunda bir grup olmasına rağmen özellikle son dönemlerinde bir biri ardına yayınladıkları parçalarla dinleyicilerinin yüzünü güldüren topluluk kısa bir süre önce yayınladıkları Sezen Aksu cover’ı ‘Bir Çocuk Sevdim’ ile yine gönülleri fethetmişti. Vokalde Cansu Saraç, gitarda Melih Balta, bas gitarda Meltem Balta ve davulda Emre Ergün’den oluşan Serin bu kez de ‘Son Bi’ isimli single’ıyla karşımızda. 

Yayınlandığı günden itibaren birçok dijital platformun üst sıralarında yer alan ‘Son Bi’ ayrılığa karşı yazılmış bir özür şarkısı. Cansu’nun temiz vokali, enstrümanların uyumu akustik başlayıp hızlanan bu şarkıyı istenilen kıvamda tutmayı başarıyor. Yine yeni bir single hazırlığındaki grubun bu şarkısını da playlist’imize alıp artık albüm beklentimizi dillendirerek sözü onlara bırakalım. 



Çok üretken bir grupsunuz. Yayınladığınız şarkıların hepsi yeni çıkardıklarınızdan mı oluyor yoksa önceden bestelediklerinizden var mı?

Meltem: Cansu ve benim kapanıp deli gibi şarkı yazdığımız bir dönem vardı, şu ana kadar yayınladığımız şarkılarımızın çoğu o dönemde yazdıklarımızdan oluşuyor. ‘Konuşmamız Lazım’ dışında. Fakat bu aralar yeni düzenlemeler ve yeni şarkıların heyecanındayız. Eskiler hâlâ bitmese de aralara yenileri de serpiştireceğiz gibi görünüyor.

Cansu: Oldukça uzun soluklu bir süreç bu şarkı yazma, düzenleme ve yayınlama süreci. Grubun bir araya geldiği ilk dönemlerde, Meltem’le birlikte çok uyumlu ve keyifli bir şekilde şarkı yazabiliyor olmanın heyecanına oldukça kendimizi kaptırdık ve bir çok şarkı birikti. Ama grubun ve şartların olgunlaşması zaman aldığı için hiç birini sıcağı sıcağına yayınlama fırsatımız olmadı. Yayınladıklarımızın arasında gruptan bile eski olan, Meltem’in zamanında yazdığı şarkılarımız da var. ‘Son Bi’ de onlardan biri.

‘Son Bi’ zor dönemde kotarılmış bir şarkı. Kaydı yaparken zorlandınız mı?

Meltem: Aslında çok keyifli geçti kayıtlar. Stüdyoya girip başka müzisyen arkadaşlarımızla kayıt yapmak çok keyifli ama bu şekilde biraz daha özgür hissettim ben kendi adıma. Süre sıkıntısı olmadan yeni şeyler deneme lüksü sağlıyor ev kayıtları yapmak. Benim stüdyo organikliği ve stüdyonun sağladığı o temiz sound olmaz mı acaba diye bir kaygım vardı ilk başlarda ama kayıt teknolojileri fena gelişmiş durumda. Sonuçlar da çok tatmin edici oluyor benim açımdan.

Cansu: ‘Son Bi’ bize bu zorlu süreçte sadece keyif ve güzellik getirdi. Hiç bir adımında sıkıntı çekmedik açıkçası. Prodüktörümüz, aynı zamanda gitaristimiz Melih ve yıllardır birlikte çalıştığımız ses mühendisimiz Aziz Berk Erten çok kısa bir süre içinde oldukça güzel bir kayıt ortamı kurguladılar, biz de ekip olarak hızlıca adapte olduk. Karantina sürecini, bir çırpıda değiştiremeyeceğimiz olumsuzluklara odaklanıp çaresiz hissederek geçirmektense, yapmayı sevdiğimiz şeyi yapmaya devam ederek geçirebilmek, manevi olarak benim kuvvetli hissetmeme yardımcı oldu. Bizi bu süreçte destekleyen ve şarkıları çıkarmamız için bizi motive eden yapım şirketimiz Avrupa Müzik’in de etkisi büyük elbette.

Şarkının klipi de ilgi çekici. Biraz anlatabilir misiniz?

Meltem: Son Bi’nin klibi Cansu’nun ilk yönetmenlik denemesi. Bu kadar güzel bir iş çıkardığı için biraz gururlanıyorum açıkçası. Eski hatıralarımızla dolu bir klip oldu. İzlediğimde çok duygulandım. İnsanlara da aynı şeyi hissettirdiğini görüyorum aldığımız yorumlardan. Mutluluk verici bir sonuç oldu hepimiz için.

Cansu: ‘Son Bi’ benim için çok özel bir şarkı. Bundan belki de 10 yıl önce Meltem’den ilk duyduğumdan beri bana hep yoğun duygular hissettirdi. Bu sıkıntılı süreçte yayınlamaya karar verdiğimizde, her hangi bir imkansızlığa yenik düşmeden, şarkı için elimden geleni yapmak istedim. Klibin fikrini ekiple paylaştım, hepimiz çok heyecanlandık. Ayrı kalmak zorunda olduğumuz bu sürelerde, içimizi daraltan, günlük hayatımızı ve bir şekilde adapte olduğumuz yeni şeyleri, asla vazgeçmediklerimizi, sürekli göz göze olduğumuz duvarları, pencereleri, kedileri, değişen rutinlerimizi, ruh hallerimizi ve aslında bundan birkaç ay öncesine kadar sürekli bir arada olduğumuz güzel anılarımızı hatırlayıp, onlara sığındığımız, nostalji dehlizlerinde kaybolduğumuz bilinç akışlarımızı kişisel tarihimize kazıdığımız, mahremiyet dozajı oldukça yüksek bir klip oldu bu. Herkes kendi yaşadıklarını, gözünün değdiklerini çekti, benimle çok güzel görseller paylaştı. Ben de hayatımda ilk defa tanıştığım profesyonel bir video edit programını, klip kurgulamak için öğrenmeyi/kullanmayı göze aldım ve çok keyif aldım, artık kopamıyorum. Nihayetinde hakkında çok güzel şeyler duyduğumuz bir klip ve hepimizin içini ısıtan güzel bir hatıra oldu bize.

 

burak.soyer@karakoymono.com