Pozitif Mesajlar: Evrencan Gündüz – Karaköy Mono

 Evrencan Gündüz kimdir? Neler yapar? Müzik ile ilgili çalışmaları nasıl başladı?

Evrencan Gündüz sevmeyi seven, hayatını yaşamaya değer olan küçük “an” larla doldurmaya çalışan bir müzisyen. Müzik ile ilgili çalışmalarım aslında ortaokuldan beri vardı, fakat gerçekten müzik ve sanat adına insanlara bir şeyler katmaya karar verdiğim zamanlarım, sokakta müzik yapmaya başladığım zamanlardı (16-17 yaşlarımda)

Blues müziği çalışmalarına nasıl yön verdi? Bu müzik türünde bir çalma listesi yapsaydın ilk beş şarkı ne olurdu?

Her insanın belli bir toprağı ve kültür birikimi vardır. Erken yaşlarda blues müziğini bu kadar benimsemem, benim perspektifimi gün ve gün hala değiştirmekte. Yemeğinize lezzet katan bir sos gibi düşünün. İşte Blues böyle bir şey benim için.

  • Jimi Hendrix – The wind Cries marry
  • Fredie King – Same old Blues 
  • Jimi hendrix – Power of Soul 
  • BB King – 74 deki Afrika performansının tümü 
  • Ray Charles – Mess Around 

Benim için hayatımın en zor cevabıydı, emin olun yarın değişir bu şarkılar.

Solo projelerine başlamadan önce birçok grupta yer aldın, bu gruplarla olan birlikteliklerin performansını hangi şekillerde güçlendirdi? 

Aslında önceden çok farklı gruplarla çalışmadım. Hatta bu konuda grubu korumaya çalışmak daima tercihimdir. T-Blues’u kurduğumuzda hepimiz genç ve amatör müzisyenlerdik. Ben profesyonelliğe geçerken grubumuz geçemedi. T-Blues benim ilk grubumdu. İlk konserimizi bir lisede vermiştim. Üstümde yeşil bir kazakla çıkmıştım, hala unutamam. Sonra yeni bir ekip ile bir Quartet kurdum. O grupla da çeşitli jazz barlarında sahne yapmıştım. O zamanlar halen vapurda çalıyordum. 2017 yazında da Bebek şenliğinde grubum ilk defa “Evrencan Gündüz ve Uzaylılar” olarak adlandırıldı. Halen bu grupla devam etmekteyim.

Sence sokak müzisyenliği ile sahnede müzik yapmanın arasındaki farklılıklar nelerdir? 

Aslında halk ile beraber olmanın, sokağın ruhunu hissetmenin kattığı şeyler, sahneyi istediğin herhangi bir yere çevireceğin anlarda, sana rehber oluyor. Sahnede olmak bazen insanlarla bir olmak anlamına gelmiyor. O kadar uzaktan, o kadar samimi olabilmek işin sırrı olsa gerek. Bir yandan da açık hava sahnelerin güzel yanı, koskocaman ve seslerin uğuldamadığı bir yerde, arkadaşlarınla hoplayıp zıplamak bence…


Evrencan ve Uzaylılar’ın altındaki hikâye nedir? Albüm nasıl ortaya çıktı? Dönüşlerden memnun musun?

Geri dönüşler gayet iyi. Beş şarkıdan oluşan Evrencan ve Uzaylılar Albüm’ü söz ve müziği bana ait olan bestelerden oluşuyordu. Biz ilk albümüzü de şimdi bitirmek üzere olduğumuz yine söz ve müzikleri bana ait altı şarkıdan oluşan “Mevsim Çiçekleri” albümünü de hiçbir şirkete bağlı olmadan tamamıyla kendi çabamız ve kazandıklarımızla çıkarttık. Aslında bir çiftçi gibiydik, bir ektik dört çıktı. Sonra daha fazla ektik ve daha da arttık. İnsanların ruhlarına ve kalplerine bıraktıklarımız büyüdü ve taştılar. Onlar da dostlarıyla paylaştılar… Aslında bizi iyi huylu ve hızla yayılan sevgi dolu uzaylı bir virüs gibi düşünebilirsiniz.

Uzaylılar grubu benim sokakta tanıştığım iki iyi müzisyen Ed ve Dilan’ın yanısıra baba yadigarı basçım Salih ile T-Blues’dan bu yana davulcum olan Uğurcan’dan oluşuyor. Şimdi grubumuz yeni uzaylılarla da büyüyor ve gelişiyor. Niye uzaylılar derseniz? Aslında hepimiz dünyalı olduğumuz kadar uzaylıyız da. Ancak bizim grubumuz müzik yaparken dünyadan koptuğu için daha bir uzaylı.

Şarkılarının atmosferini iyimser olarak adlandırabilir miyiz? Pozitif mesajlar vermek senin için ne kadar önemli?

Çok önemli. Öncelikle dünyada yaşayan her insanın hayatı zor. Sorunları var. İnsanlar bazı şeyleri değiştirmek istiyorlar, ama günümüzde bize dayatılan bu hayatta, istediklerimizi bile seçme ve/veya değiştirme özgürlüğüne, gücüne çok sahip değiliz. Ya da bunun farkında değiliz. Biz grubumuzla İnsanlara bu zor dönemde ve kuşatılmış evrende artık istediğini bile fark etmediği şeyleri hissettirmek için çaba harcıyoruz ve yaşıyoruz. Ben ve Uzaylılar bu amaç altında Dünya’yı sevgi ve müziğimiz ile istila etmeye geldik!

Türkiye müzik sahnesini genç bir müzisyen olarak nasıl değerlendiriyorsun?

Şu anda ülkemiz müzik sahnesi genç ve farklı müzik türleri deneyen ve bunu yaparken de belirli bir müzikal kaliteyi yakalamaya uğraşan müzisyenlerin varlığı ile zenginleşiyor. Ancak müzik endüstrisinin de aynı ivmeyi yakalaması gerekiyor. Şu an için böyle olduğunu söyleyemeyeceğim. Ancak halkımız bu konuda endüstrimizden daha hızlı ve çok destekleyici.

 2018’de yeni bir albüm/ep/tekli çalışması bizi bekliyor mu?

An itibariyle üzerinde çalıştığım ve yolda olan ” Mevsim çiçekleri” adlı bir ep/Albüm üzerinde çalışıyoruz. Bahar temasını çokça işledim. Aslında bu temaya yakışan şarkıları topladım diyebiliriz. Çok yakında dinleyebileceksiniz. Ve ardından klip çekimine gireceğiz. Yeni EP’den üç şarkıya klip çekmeyi planlıyoruz. Albüm yayınlanmadı ama albümde yer alan birkaç şarkıyı konserlerimizde sevenlerimizle şimdiden doyasıya söylemeye başladık bile. Albüm çıkarmadan önce, birkaç şarkımızı video eşliğinde internet üzerinden takipçilerimizle buluşturmak adetimiz oldu diyebiliriz. Yaz konserlerinden sonra İngilizce bestelerimi derleyip onları sunuma hazırlamak gibi bir çalışma içerisine gireceğimizin müjdesini de vermek isterim.

Okuyucularınıza mesaj; 

Sevgili insanlar. Biz ve ailemizle tanışmanızı ve sizi aramızda görmeyi çok isteriz. Bakın bir gelin varya ooohh. Çok seversiniz… yani ehm… Umarım seversiniz.

Sizi çoluklu çocuklu, analı, babalı da görsek daha muhteşem olur. Ne kadar seviniriz, bilemezsiniz … Antenlerimizin yaş algısı yok. Sadece hislerle ve duygularla titreşiyorlar. Önemli olan o konserleri beraber yapmak. Ve hayatı paylaşmak.

O zamana kadar kendinize de çok iyi bakın. Çünkü bize (ülkemize) lazımsınız. Size ihtiyacımız var.

Hoşçakalın.

Evrencan Gündüz