Nostaljik Saçmalama: Lin Pesto – Karaköy Mono

Lin Pesto, synth-pop tarzındaki nostaljik cover’ları ile, melankolik kış gecelerinin vazgeçilmez isimlerinden birisi haline dönüştü! Nostaljik şarkıların karanlık yapısını synthleri ve vokali ile yeniden gündeme taşıyan Pesto, klipleri ile de büyük ilgi topladı. Peki ya kimdir Lin Pesto? İşte cevaplar!

Öncelikle Lin Pesto hayatına nasıl girdi? Synth-pop ile beraber arabesk, nostaljik şarkıları birleştirme fikri nasıl geldi?

Sevgili Pesto ile tamamen sıkıntıdan tanıştık. Ben çok boş bir insanım normalde. Evde otururken böyle bir proje yapsam ve bununla zaman öldürmeye çalışsam düşüncesi ile gelişti. Synth kullanmamın tek nedeni de masamda sürekli duran bir midi klavyenin olması.

Şimdiki zamanda dramatik ögeleri insanlara sunmak için belirli absürt ögelere ihtiyaç olduğunu düşünüyor musun?

Hayır, aslında düşünmüyorum ama tabi sadece kendi adıma konuşabilirim. Ben absürt ögeleri seviyorum. En azından farklı geliyor. İlk kaydetmeye başladığımda da kendime bir söz vermiştim, o da sürekli saçmalamaktı.

İnsanların arabesk türündeki şarkılardan uzaklaştığı zamanda, bizlere tekrar bu kültürü, belki de daha kabul edilebilir şekilde sunuyorsun. Sence bu uzaklaşma neden kaynaklanıyor? Bu birleşimin sağlanmasını sağlayan şeyler neler olabilir?

Seneler geçiyor, insanların müzik, eğlence ve hayat anlayışları değişiyor. 1990’lı yılların parçalarını yapıyorum ve çok uzak gelmese de aslında çok uzak tarihlerden bahsediyoruz. Artık insanlar her şeyi daha hızlı tüketiyor, sürekli yeni arayışlar içine giriyorlar. Benim yaptığım şeyleri de belki başka insanlar kabul etmiyorlardır ama böyle düşünmeniz sevindirdi tabi. Belki bu birleşmenin tek sebebi seçtiğim şarkıların insanlara çocukluklarını hatırlatıyor oluşu olabilir.

Şarkıları tek başına mı kaydediyorsun peki? Yoksa bir ekip işi mi?

Tek başımayım ama teknik konularda yardım alıyorum. Bana yardım eden birçok dostum var artık.

Coverlar dışında, kendi çalışmalarına da tanık olacak mıyız?

26 Aralık günü Youtube’da kendi şarkımı paylaştım. Adı “Bir Düşün”. Daha da tanık olacaksınız, olmanızı çok isterim ama her şeyin yolunda gitmesi lazım.

Kliplerin dokusunun güzelliği hakkında uzun uzun açıklamalar yapmaya gerek yok sanırım. Ama neden daha çok vhs?

Vhs görüntüleri seviyorum. Çocukluğum aklıma geliyor. Bulabildiğim kadar eski video bulmaya çalışıyorum bu yüzden. Bir de bir başkasının anılarını alıp yeniden kendime ait anılar yaratmak mutlu ediyor.

Fusion işlerin günümüzdeki önemi nedir?

Yeni şeylerin ortaya çıkmasına yardımcı oluyor. Hem bilinen hem de bazı insanların daha önce hiç duymadıkları şeyler birleştirilip güzel işler yaratılıyor. Belki bazılarının hiç hoşuna gitmiyordur belki de ama ben keyif alıyorum.