Mark Twain
Tom Sawyer ve Huckleberry Finn’in yazarı Mark Twain’in çoğumuza çok uzak gelmeyen bir özelliği var: ense yapmak. Twain yatmayı o kadar çok seviyormuş ki eserlerini yatakta yazıyormuş. O kadar ki, ”Bana güzel bir yatak verin, size ölmez başyapıtlar vereyim,” demiş.
Honore de Balzac
Yazarların türlü türlü bağımlılıklarının olduğunu biliyoruz. Balzac da bağımlılığı olan bir yazardı. Alkol mü, uyuşturucu mu? Hayır, onun zaafı kahveyeydi. Günde 50 fincan kadar kahve içen Balzac, kahve yapan birini bulamadığı zaman bu ihtiyacını gidermek için kahve çekirdekleri çiğnermiş.
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Gulyabani, Kuyruklu Yıldız Altında İzdivaç, Kaynanam Nasıl Kudurdu? gibi birçok eserleriyle Türk romancıları arasında çok önemli bir yere sahip olan Hüseyin Rahmi’nin de kimilerine tuhaf gelecek özellikleri varmış. Heybeliada’da yaşayan yazar temizlik hastasıymış ve mikrop kaparım diye eldivenlerini hiç çıkarmazmış. Örgü örmeyi de seven Hüseyin Rahmi bu işi eldivenle nasıl yapıyordu merak ettiriyor doğrusu.
Alexandre Dumas
Fotoğrafına baktığımız zaman Alexandre Dumas için “şeytan tüyü var” desek yanılmamış oluruz herhalde. Haşa, kimsenin görünüşüyle ilgili yorum yapmak haddimize değil ama Dumas için neden böyle dediğimizi açıklamak isteriz. Efendim Üç Silahşörler, Monte Kristo Konto gibi klasiklerinin yazarı çapkınlığıyla da meşhurmuş. Evli olmasına rağmen 40 kadınla ilişkisi olduğu söyleniyor.
Charles Dickens
Dickens’ın bir özelliği eminiz ki hayvansever tarafından sempatiyle karşılanacak. Yazarın kuşları, cins cins köpekleri hatta atları vardı. Charles Dickens’ın çiftliğinde mastiffleri, kanaryaları var… Bir de çok sevdiği kuzgunu. Bu biraz garip gelebiliir ama yazar bu kuşa o kadar bağlıymış ki öldükten sonra onu doldurtup yanından ayırmamış.