Ece Temelkuran’ın aynı adlı kitabından uyarlanan Bütün Kadınların Kafası Karışıktır oyunu Anadolu turnesindeyken ekibe yeni katılan Füsun Demirel’le kısa bir söyleşi yapma imkânımız oldu.
Bu sayımızda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle “kadınlar” hakkında birçok yazıya yer verdik. O yüzden ilk olarak şunu sormak istiyorum; kadın olmak zor mu?
Siz olsanız bu soruya nasıl yanıt verirdiniz inanın merak ettim. Kadın olmanın ne denli zor olduğunu ve hayatta kalabilmek için neredeyse bir mücadele gerektiğini oyunumda anlatıyorum.
Siz her rolün altından başarıyla kalkan bir oyuncusunuz. Yalan Dünya’da güldürürken Uçurtmayı Vurmasınlar’da ağlatıyorsunuz. Şu tarzı oynamak daha zor diyor musunuz?
Elbette oyuncu için komedi ya da trajedi oynamak aynıdır. Rol neyi gerektiriyorsa onu yapar oyuncu. Genelde güldürebilmek zordur. Çünkü mizah bir zekâ işidir.
Bir rolü kabul ederken neye bakıyorsunuz? Senaryo mu, yönetmen mi?
Elbette hikâye öncelikle…. Sonra o hikâyedeki rol. Daha sonra da yönetmen ve diğer oyuncular.
Sinema mı, tiyatro mu? Dizi seçeneğini direkt eledim, elememeli miyim yoksa?
Ben böyle ayrımlar yapmadım hiç. Yapmak da istemem. Projeye bağlı bu. Zamanında sinema tadında diziler de çektik. Yine de günümüz koşullarında dizi çekmek sanat dışı bir üretim.